Hamilelikte Beslenme
Hamilelikte doktorunuzu seçip ilk randevunuza gittiğinizde, eğer her şey yolunda ise, doktordan da duyacağınız ilk cümleler hamilelikte beslenme düzeninin önemi ile ilgili olacaktır. Hamilelikte içerik olarak zengin gıdalarla beslenmek hem bebek hem de anne sağlığı için çok önemli. Protein, kalsiyum, vitamin/mineraller ve karbonhidrat alımını dengelemek, sık sık balık tüketmek ve bol su içmek bu dönemde doğru beslenmek için yapılması gereken temel şeyler.
Bu dönemde nasıl beslenmeniz gerektiği ile ilgili kafa karışıklığı yaşıyorsanız benim gibi kitaplardan yardım alabilirsiniz. Gebeliğimin ilk haftalarında beslenme ile ilgili kitap almaya gittiğimde hamilelikte beslenme ile ilgili yazılmış bir sürü kitap olduğunu gördüm. Hamilelikte taşdevri diyeti, hamilelikte vegan beslenme, hamilelikte Karatay diyeti… Benim tercihim ve size tavsiyem daha önce detaylı araştırmadığınız, doğruluğundan emin olmadığınız, tartışmalı beslenme yaklaşımları ile ilgili kitapları almayın. Sonuçta, sizin ve bebeğinizin besin alımı için bu kadar önemli bir dönemi popüler yaklaşımlara kurban etmemek lazım. Uygulamayı uygun gördüğünüz beslenme yaklaşımını da doktorunuza danışmadan uygulamayın derim.
Ben kendi hamileliğimde beslenme ile ilgili dikkat etmem gerekenleri uzman diyetisyen Müge Özyurt Şafak’ın Bir Diyetisyenin Hamilelik Günlüğü kitabından öğrenmiştim. Bu kitapta Müge Hanım bir diyetisyen olarak gün gün neler yediğini ve bazı günler de kendi hamileliğine dair önemli olayları not almış; daha sonra kendi notlarını düzenleyerek kitap olarak yayımlamış. Kitabın içeriğinde sağlıklı beslenmeyle ilgili bilgi sahibi olanlar için çok fazla yeni bir katkı sunmasa da, hem bu bilgileri hatırlamak hem de yazarın kendi hamilelik notlarını okumak eğlenceliydi.
Hamilelik Döneminde Yeme Psikolojisi
Bü süreçte bize, alınması gereken “ideal kilo” ve doğum sonrası o kiloların verilmesi gereken “ideal süre” ile ilgili gerek medya gerekse çevremizden bilgiler akacaktır. Bu bilgiler özellikle mükemmelliyetçi kişiliği olan gebeler üzerinde ciddi bir baskı oluşturabilir. “Aman yediğime dikkat edeyim, aman çok kilo almayayım.” derken hamileliğiniz “çok kilo aldım” stresi ile geçiyor olabilir.
Her gün yediklerinize aşırı odaklanıyor, fazla kilo almamak için gerekirse aç kalıyorsanız oluşturduğunuz beslenme düzeniyle ilgili bir sorun var demektir. Hamilelikte toplumdan gelen bu baskı, lohusalık döneminde de “Aldığım kiloları hala veremedim.” şeklinde devam edebilir. Yaşadığınız suçluluk, kaygı ve yetersizlik hisleri hamilelik dönemini ve lohusalığınızı depresif geçirmenize sebep olabilir.
Unutmayın, herkesin yaşam tarzı, genetik ve fizyolojik yapısı, dolayısıyla da gebeliği farklı. Hatta aynı annenin iki farklı gebeliği bile bambaşka geçebiliyor. Bu yüzden sırf birileri gebelik boyunca 8 kilo aldı, doğum sonrasında eski kilosundan bile aşağıya düştü diye onlar gibi olmaya çalışmak sizi strese sokmanın yanı sıra, bebeğinizin yetersiz besin almasına yol açabilir.
Hamilelikte Kilo Kontrolü
Hamilelikte kilo takibi zaten doktor randevularınızda yapılıyor, eğer bu dönemde dengeli besleniyorsanız sık sık tartıya çıkmamanızı tavsiye ederim. Bazı haftalarda “olması gerekenden” fazla veya az kilo aldığınızı görmek sizi endişelendirebilir, fakat bir sonraki doktor kontrolünde o ay boyunca bebeğinizin ne kadar geliştiğini öğrenmeden endişelenmeyin derim.
Özellikle eğer gebelik öncesinde de bedeniniz ve dış görümünüzle ilgili kaygılı bir insansanız ve daha önce psikoterapi desteği almadıysanız hamilelik sizin için daha zor geçecektir. Bu dönemde sizin kontrolünüz dışı değişen bedeniniz sizi fazlasıyla kaygılandırabilir. Bir daha eski bedeninize geri dönemeyeceğinizle ile ilgili abartılı korkular yaşayabilirsiniz. Bu gibi endişeler yaşıyorsanız, endişenizi azaltmak adına yediklerinizi kısıtlama eğiliminiz olabilir. Eğer bu yönde bir eğiliminiz varsa, hem doktorunuzla bunu paylaşmalı hem de gecikmeden psikoterapi desteğine başvurmalısınız.
